Derin Ven Trombozunun en ölümcül komplikasyonu olan Pulmoner Emboli, yılda 50 binden fazla insanı etkileyerek dünya genelinde kardiyovasküler hastalıklara bağlı olarak gelişen ölümlerin üçüncü sıradaki patolojisi olduğunu bildiren uzmanlar, derin toplar damarda meydana gelen kan pıhtısının bulunduğu yerden koparak akciğer atardamarlarına ulaşması, yavaş yavaş gelişen nefes darlığından ani ve ciddi solunum yetmezliğine kadar değişkenlik gösterebilen komplikasyonlara yol açtığı gibi bazı ciddi emboliler ani ölünle sonuçlandığını bildiriyorlar.

Derin Ven Trombozu (DVT), olgularının asemptomatik olabilmesi ve farklı patolojileri taklit edebilmesi sebebiyle çoğu zaman tanı koymakta zorluk yaşanılabilen bir tablo olduğunu bildiren umanlar, DVT nedeniyle akut dönemde karşılaşılan ekstremite ödemi, ağrı, venöz yetmezliği ve hiperpigmentasyon şikayetleri dikkate alınmayıp tedaviye geç kalındığı takdirde bu komplikasyonlar kronikleşerek yaşam boyu sürebildiğini belirttiler. Mortalitesinin yüksek oluşu ve hayat kalitesini ileri derecede olumsuz etkilemesi sebebiyle önemli bir halk sağlığı sorunu olan DVT’nin erken teşhis ve tedavisi ile karşılaşılabilecek komplikasyonlar ciddi oranlarda azaltılabildiğini, özellikle ilk iki hafta içerisinde tespit edilen vakalarda uygulanan Invamed RD Global Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi ile hastalar çok geç kalmadan ölümle sonuçlanabilecek bu tehlikeli hastalıktan kurtulabiliyor.

Konuyla ilgili Invamed RD Global ‘den yapılan açıklamada geleneksel tedavi yöntemleri uygulama sonrası komplikasyon oluşum oranlarını azaltmakta yetersiz kalırken, Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi, DVT tedavisinde ve oluşabilecek uzun dönem komplikasyonlarının gelişimini önlemede sağladığı yüksek başarı oranı ile öne çıktığını bildirdiler.

Akut masif pulmoner embolide etkili çözüm

Invamed DR Global üretim kampüsünde geliştirilen Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi, DVT tedavisinde en yaygın kullanılan minimal invaziv yöntemlerden biri olduğu açıklanırken uygulaması, lokal anestezi altında tıkalı damara kateterin yerleştirilmesi ve yüksek frekanslı, düşük güçte ultrasound kullanılarak doku plazminojen aktivatörü ilacın kontrollü infüzyonu esasına dayandığı bildirildi. Uygulama ile ilgili verilen bilgide, Viper tedavisinde, trombolitik ilaç infüzyonunun doğrudan toplardamardaki pıhtı içine verilmesi, organize olmuş pıhtı liflerini ayırarak plasminojen reseptör bölgelerinin ortaya çıkartmasına ve toplardamardaki dolaşımın yeniden başlamasına yardımcı oluğu, Viper uygulamasında kullanılan ilaç dozu standart kateter yönlendirmeli ilaç tedavisine kıyasla yüzde 70’e kadar azalttığı ifade edildi. Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi, özellikle akut dönemde tedavi edilen hastaların kontrol ultrasonografilerinde lümende venöz akımın tamamen normal olduğu, trombüs artığı kalmadığı ve çap farkının olmadığının gözlemlenmesi ile diğer kateter yollu trombolitik tedavi yöntemlerine kıyasla yüksek etkinlikli üstün bir çözüm sunduğunu belirtildi.