İklim Elçileri, gençlerin gözünden iklim değişikliğiyle mücadelenin önemine değindi
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Konya’da düzenlenen İklim Şurası’na katılan İklim Elçileri, gençlerin gözünden iklim değişikliği ile mücadeleye ve iklim değişikliğine karşı alınacak önlemlere değindi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Konya Selçuklu Kongre Merkezinde düzenlenen İklim Şurası çeşitli paneller, toplantılar ve oturumlarla devam ediyor. 209 üniversiteden Şuraya katılım sağlayan İklim Elçileri de Gençlik Oturumuyla farklı etkinlikler yapıyor. Gençlik Oturumunda yer alan İklim Elçileri gençlerin gözünden iklim değişikliğiyle mücadelenin önemine ve atılması gereken adımlara değindi.
“Biz bunun endişesini duyuyoruz, iklim değişikliği aslında bizim için temel olarak bu”
Başkent Üniversitesi İklim Elçisi Mehmet Onat Sertaç, iklim değişikliği açısından endişe duyduklarını, iklim değişikliğinin hayati bir problem olduğunu belirterek, “İklim Şurası’nın ve Gençlik Oturumunun her ülkenin kendi iklim değişikliği planları açısından önemli olduğunu bildiğimizden dolayı da bu İklim Şurası’nın planlarının bu krizle mücadelemizde çok önemli olduğunu düşünüyorum. Dün Bakan bey ile gerçekleştirdiğimiz Gençlik Oturumunda da kendisine gençlerin neler talep ettiğini, bu krizde neler istediğini direkt olarak yüz yüze belirtmiş olduk. Bizim açımızdan bir defa hayati bir problem. Belki birçok neslin temsilcisi aynı şeyi düşünmüyor olabilir fakat bizim için çok hayati bir problem. Bölgesel olarak birçok kırılgan kendisinin bizatihi yaşadığı bir problemi biz ilerleyen zamanlarda çok daha şiddetli bir şekilde yaşayacağız. Biz bunun endişesini duyuyoruz. İklim değişikliği aslında bizim için temel olarak bu. Bir endişe, gelecek problemi bizim açımızdan, biz bu kaygılarla hareket edemiyoruz” dedi.
“Gençliğin bu konuda bu kadar aktif olup dert yanmasından ben aslında mutluluk duyuyorum”
KTO Karatay Üniversitesi İklim Elçisi olan, aynı zamanda Konya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisinde görev alan Mustafa Sami Koçak ise kendilerinin meclis gündeminin de iklim değişikliği olduğunu, İklim Şurası’na katılarak istişare yaptıklarını açıklayarak, “Halihazırda iklimle ilgili yürütmekte olduğumuz 14 projemiz var. Bu projelerde fikir almak için buradayız. Bence gençliğin iklim değişikliği konusunda daha çok dert yanmasının sebebi gençlik şu an bunun farkında. Aslında iklim değişikliğinden en çok mağdur olacak isimler gençler. Çünkü gençlik iklim değişikliği vaatlerini taahhütlerine baktığımız zaman sürekli uzun süreçli taahhütler ve aslında gençliği doğrudan etkileyecek, ileri tarihteki taahhütler olduğu için gençlik ileride başına gelebilecek şeylerin farkında. Ondan dolayı daha çok dert yanmak da bundan. Gençliğin bu konuda bu kadar aktif olup dert yanmasından ben aslında mutluluk duyuyorum. Bu kadar gencin bu konuda duyarlı olup bunun için burada buluşmasından çok mutluyum” diye konuştu.
“Bize bu bağlamda iklim değişikliğinin kötü, olumsuz özellikleri bakımından miras kaldığını söyleyebiliriz”
Ankara Üniversitesi İklim Elçisi Nuray Çaltı, İklim Şurası’nın gençlerin kendisini ifade ettiği bir program olduğunu, akıllarındaki soruları Şura kapsamında diğer paydaşlara ilettiklerini dile getirdi. Çaltı, şunları söyledi:
“Buradaki seçilen İklim Elçilerinin bir araya gelip kendi fikirlerini daha sıcak bir ortamda ifade edebilmelerine olanak sağladı. Ben zaten iklim değişikliğinde uyum çalışıyorum. İklim değişikliğinin önlemini iki şekilde düşünmeye çalışıyoruz. Sera gazı salınımlarını azaltma, iklim değişikliğine neden olan sera gazlarını ve iklim değişikliğinde uyum. Bir kere iklim değişikliğine nereden baktığımıza çok bağlı. Ama bu bakışımızı etkileyen politika nasıl. Politika ve karar vericilerin yapmış olduğu uygulamalar, aldıkları kararlar bizim geleceğimizi yönlendirmede çok önemli. Ulusal ve ulus üstü artık bakıyoruz bu sürece çünkü küresel iklim değişikliği diyoruz. Bu iklim değişikliğini iklim krizine çevirenler de bizleriz. Bizler bir önceki jenerasyon veya ondan önceki jenerasyon çok uzun bir sürece dayanıyor. Bize bu bağlamda iklim değişikliğinin kötü, olumsuz özellikleri bakımından miras kaldığını söyleyebiliriz ama iklim mücadelesinde şu an bir bayrak savaşı var ortada. Geçmiştekiler bir şeyler yapmaya farkında olduklarından dolayı artık çevre sorunları çok arttı. Bu sorunların gelecekte IPCC raporlarına bağlı olarak bunu söylüyorum artacağını da biliyoruz. O zaman bizim çok daha ciddi aksiyonlar almamız gerekiyor. Gençlik ve bunu yapacak olan geleceğin yetişkinleri. Yeni doğan bebekler de bundan etkileniyor. Biz bakış açımızı sadece gençlik olarak düşünmemeliyiz, bebekler, çocuklar hepsini dikkate alarak değerlendirmeliyiz.”
Selçuklu Kongre Merkezi’nde düzenlenen İklim Şurası, çeşitli paneller, oturumlar ve toplantılar ile 25 Şubat’a kadar devam edecek.