Hem çevreye hem ekonomiye katkı sağlayacak proje
Pandemi döneminde evinde saksıda sebze yetiştirmeye karar veren Sezgin Atabey Sarıtosun’un uygun toprak arayışı, ziraat yüksek mühendisi arkadaşı Oğulcan Esmer ile danışman hocası Prof. Dr. R. Cengiz Akdeniz’in iş birliğiyle projeye dönüştü. Bitkisel üretim ve tarımsal sanayide ortaya çıkan artık ile atıklarla doğal ve sürdürülebilir bir bitki yetiştirme ortamı geliştiren ekip, Yaşar Üniversitesi ve ODTÜ Teknokent iş birliği ile hayata geçirilen T-BİGGY’ye başvurup TÜBİTAK BiGG programı kapsamında 200 bin TL hibe desteği kazanarak şirket kurdu.
Pandemi döneminde evde sebze yetiştirmeye karar veren Sezgin Atabey Sarıtosun, ziraat yüksek mühendisi arkadaşı Oğulcan Esmer ile danışman hocası Prof. Dr. R. Cengiz Akdeniz, bitkisel üretim ve tarımsal sanayide ortaya çıkan artık ile atıklarla sebze fidesi ve süs bitkisi üreticilerinin kullanabileceği doğal ve sürdürülebilir bir bitki yetiştirme ortamı geliştirdi. Ekip, Yaşar Üniversitesi ve ODTÜ Teknokent iş birliği ile hayata geçirilen T-BİGGY’ye başvurup TÜBİTAK BiGG programı kapsamında 200 bin TL hibe desteği kazanarak şirket kurdu. Proje, torfa alternatif yerli bir ürünün ortaya çıkarmasının yanı sıra bitkisel artık ve atıkların döngüsel ekonomiye kazandırılmasına ve küresel iklim kriziyle mücadeleye katkı sağlayacak.
Saksıda sebze yetiştirmek için uygun toprak ararken çıktı
Sezgin Atabey Sarıtosun, pandeminin başında gıda güvenliği endişesiyle evinde saksıda sebze yetiştirmeye karar verdi. Ormandan alıp saksıya koyduğu toprakta zamanla yabani otlar üreyip yetiştirdiği domates, patlıcan ve salatalıklarda yaprakları çürüten ve bitkiyi zayıflatan hastalıklar ortaya çıkınca arkadaşı ziraat yüksek mühendisi ve doktora öğrencisi Oğulcan Esmer’e danıştı. Esmer, saksıda bitki yetiştiriciliğinde genellikle torf kullanıldığı ya da alternatif ürün olarak Hindistan cevizi kabuklarından üretilen Cocopeat’in kullanıldığını anlattı. Bu ürünlerin genellikle pahalı ve ithal ürünler olmasından yola çıkan iki arkadaş, “Farklı materyalleri kullanarak da bitki yetiştirme ortamı üretebilir miyiz?” sorusuyla yeni bir ürün geliştirmek için yola çıktı.
“Biz bu işi yapabiliriz”
Süreci anlatan Oğulcan Esmer, “Yüksek lisansımdan itibaren tarımsal artık ve atıkların gerek yenilebilir enerji kaynağı olarak kullanılması gerekse tarıma yarayışlı bir ürüne dönüştürülmesi konusunda çalışıyorum. Bu bilgi birikiminin olması ‘Biz bu işi yapabiliriz’ güvenini sağladı ve birlikte bitki yetiştirme ortamı geliştirilmesi konusunda bir girişimde bulunmaya karar verdik. Atabey ile uzun süredir süregelen arkadaşlığımızın başlangıcı da yine bir girişimcilik eğitim programında olmuştu. Konuyu danışmanım Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. R. Cengiz Akdeniz ile paylaştık. Kendisi, tarımsal artık ve atıkların değerlendirilmesi konusundaki bilimsel çalışmaları, birçok AR-GE ve üniversite-sanayi iş birliği projelerinin sağladığı deneyimle bizlere yol gösterdi. Girişimcilik ekibimiz artık hazır gibiydi ve doğru programa başvurmamız gerekiyordu. EBİLTEM TTO’dan mentörümüz Aysun Demirdöğen’in önerisiyle TÜBİTAK 1512 – Girişimcilik Destek Programı’na başvurmaya karar verdik” dedi.
200 bin TL hibe kazandılar
Sürdürülebilir tarım ve beslenme, enerji ve temiz teknolojiler tematik alanları ile ön plana çıkan Yaşar Üniversitesi ve ODTÜ Teknokent iş birliği ile hayata geçirilen T-BİGGY’ye başvurduklarını belirten ekip üyeleri, “Yaşar Üniversitesi Minerva Kuluçka Merkezinin düzenlediği eğitim programları ve sürekli destekleri ile iş fikrimizi TÜBİTAK’a taşıma şansı bulduk. Sonuçlar açıklandığında ise emeklerimizin karşılığını almıştık. Projemizin TÜBİTAK’a gönderilme hakkı kazandıktan sonra tek seferde kabul olması bizlere ayrı bir sevinç yaşattı. TÜBİTAK’tan 200 bin TL hibe almaya hak kazandık. Oğulcan Esmer, Sezgin Atabey Sarıtosun ve Prof. Dr. R. Cengiz Akdeniz kuruculuğunda Atlas Bitkisel Üretim ve Toprak Ürünleri şirketini hayata geçirerek çalışmalarımızı hızlandırdık” diye konuştu.
Demo Day’de ikinci oldular
İzmir Büyükşehir Belediyesi Girişimcilik Merkezinin TÜSİAD iş birliği ile gerçekleştirdiği, Yaşar Üniversitesinin destekçileri arasında yer aldığı Tarımsal Girişimcilik Programı’na da katılan Atlas ekibi, geçen aralık ayında düzenlenen Demo Day etkinliğinde de “Beslenmesi gereken insan nüfusu artarken tarım yapılacak toprakların azalması, çözmek zorunda olduğumuz bir sorundur” temasıyla geliştirdikleri “Bitkisel Artık ve Atıklardan Biyoçar Toprak Düzenleyicisi” projesi ile ikincilik ödülüne layık görüldü.
Çevreye katkı sağlayacak
Küresel iklim kriziyle birlikte tasarlanan Yeşil Mutabakat kapsamında bitkisel artık ve atıkların değerlendirilmesinin ülkelerin iklim değişikliği eylem planlarında bulunduğunu hatırlatan Atlas ekibi, “Geliştirilen bitki yetiştirme ortamı ilk olarak domates fidesi ve süs bitkilerinden ise karanfil üretiminde denenecek. Ortaya çıkardığımız ürünümüz, fiyat avantajının yanı sıra sürdürülebilir olması nedeniyle de ön plana çıkıyor. Sürekli farklı programları deneyimleyerek kendini geliştiren bir AR-GE ekimiz mevcut. Bitkisel artık ve atıkların döngüsel ekonomiye kazandırılması ile küresel iklim kriziyle mücadeleye katkı yapabilecek, tarımsal üretimde yaşanan sorunlara ilişkin çözümler geliştirecek gücü kendimizde görüyoruz” sözlerine yer verdi.