Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı’ndan ’Muhsin Yazıcıoğlu’ açıklaması

Genel

Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı tarafından yapılan yazılı açıklamada, “O Muhsin Yazıcıoğlu ki, yaşadığı süre içerisinde hep ülkenin birliği, kardeşliği, insanımızın refahı ve huzuru için mücadele etmiş, hayatını yine bu yolda donarak teslim etmiştir. O, ülkenin kan gölüne döndüğü günlerde bile eline silah almamış, alanlarla kora kor mücadele etmiştir” denildi.

Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı tarafından, merhum Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun vefat yıldönümü dolayısıyla kabri başında yapılan anma törenine yönelik olarak bazı medya organlarında yer alan haberler hakkında yazılı bir açıklama yapıldı. Vakıf tarafından konu hakkında yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

“Derdimiz kimseye işini öğretmek yada işini yapan insana fener tutmak değil. Ancak yıllardır olan, yapılan, bizim üzerimizden hala sürgit yapılmaya devam edilen bir yanlışı düzeltmeyi, provokasyonun önüne geçmeyi kendimize görev addediyoruz. Kim ki bu coğrafyada yaşayan insanları milliyetine, dinine, mezhebine, rengine, siyasi görüşüne göre sınıflandırmaya, kategorize etmeye çalışır, öyle bir uğraşın içerisine girerse karşısında bizi bulur. Vakfımızın asli görevleri içerisinde düşküne yardım etmek, ihtiyaç sahibinin elinden tutmak, kardeşliği pekiştirmek, yardımlaşmayı alabildiğince yaygınlaştırmak ve insanımızı, değerlerimizi, ve ülkemizi dünyaya tanıtmak vardır. Birkaç hafta önce Kültür ve Turizm Bakanlığı ortaklığında gerçekleştirdiğimiz ve başta Makedonya’dan, Bulgaristan ve diğer ülkelerden ve yurt içinde birçok bölgeden olmak üzere davet ettiğimiz semah ekiplerine ev sahipliği yaptık. Hacı Bektaş Dergahını gezdik hep birlikte. Hacı Bayram Veli ve Mevlana Hazretlerinin türbelerini gezdik, ruhlarına dualar ettik. Anıtkabir’e gittik. Ülkemizin kurucusu, banisi ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ruhuna dualar okuduk, saygı duruşunda bulunduk. Bu arada bu memleket için kalbi atmış, canını vermiş, onlarca yiğidin kabirlerine uğradık, ruhlarına dualar hediye eyledik. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu da bunlardan biridir. O Muhsin Yazıcıoğlu ki, yaşadığı süre içerisinde hep ülkenin birliği, kardeşliği, insanımızın refahı ve huzuru için mücadele etmiş, hayatını yine bu yolda donarak teslim etmiştir. O, ülkenin kan gölüne döndüğü günlerde bile eline silah almamış, alanlarla kora kor mücadele etmiştir, görüş ayırt etmeden. Çok yakın tarihimizde Sivas olayları diye bildiğimiz olayların devamında otelde rehin kalan başta Aziz Nesin olmak üzere partili arkadaşlarına verdiği emirle onlarca Alevi canın sağ salim kurtulmasının tek nedenidir Muhsin Yazıcıoğlu. Bizim bu hassasiyetimizi evirerek bir yerlere çekmeye çalışan Oda TV, yıllardır yaptığı gibi yine üzerimizden ülkeyi karıştırmak, insanımızı mezhepsel ya da milliyet üzerinden birbirine düşürmek istemektedir. Her zaman olduğu gibi yine fırsat vermeyeceğiz. Yine yanlışı düzeltip provokasyonun önüne geçeceğiz. Atatürk de bizim, Fatih de. Hacı Bektaş Veli de bizim, Mevlana da. Muhsin Yazıcıoğlu da bizim, Bülent Ecevit de. Süleyman Demirel de bizim, Necmettin Erbakan da bizim, Alparslan Türkeş de. Bu memleket için kalbi atan, taş üstüne bir taş koyan kim varsa milliyetine, dinine, mezhebine bakılmaksızın hepsi bizim. Bir mezhebe inananların tamamının belirli bir görüşe sahip olduğunu savunmak, ima etmek, ya da öyle olduğu savı ile diğerlerini ötelemek gerçek anlamda bölücülüktür, bölücülüğün daniskasıdır. Sözüm ona söylemediğim sözleri söylemiş gibi, söylediklerimi de çarpıtarak röportaj yapmış gibi lanse etmesi ne etiktir, ne de gazeteciliğin herhangi bir köşesinde kendisine yer bulur. Bu resmen provokasyondur, bizim sırtımızdan ülkemizin birlik ve beraberliğine saldırıdır. Ama yağma yok. Hiç bir platformda bu ve bu gibi insanlara fırsat vermeyeceğiz. Her ortamda ülkemizin birliği, insanımızın kardeşliği ve tanıtımı noktasında azami gayreti gösterip çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

Bizim İnsanımızı Muhsin Yazıcıoğlu Yine

Related Posts